Küçük Kesi (Minimal İnvaziv) ile Klasik Bypass Arasındaki Farklar
Klasik Bypass ameliyatlarından göğüs kemiği kesilerek yapılmaktadır, Küçük Kesi Bypass ameliyatlarında ise, meme civarından 6-8 cm’lik bir kesi açılır. Klasik ameliyatlarda kesilen göğüs kemiğini alçılama şansımız olmadığı için iyileşme sürecindeki ağrı küçük kesiye oranla çok daha fazla olur.
Klasik ameliyatlarda hasta, göğüste açılan yaklaşık 20cm’lik ameliyat izi ile yaşamında devam etmektedir. Oysa minimal invazivde kesinin boyutu kısa olduğundan, özellikle kadınlarda meme altı yapılan işlemlerde, memenin doğal yapısı gereği kesiyi örteceğinden hasta ameliyat izi taşıma veya ameliyat izini saklama çabasına girmeyecektir. Böylelikle ameliyat sonrası oluşan psikolojik travmayı atlatmak küçük keside oldukça kolaydır.
Klasik Bypass ameliyatlarında, ameliyat sonrası uzun bir süre yüzüstü yatamama, kolları kaldırıp indirirken veya yanlara açarken zorlanma, sert öksürmelerde göğse yastık koyma gibi durumların hiçbiri küçük kesi bypass ameliyatı sonrası yaşanmaz. Hasta hareket özgürlüğüne ameliyat sonrası birkaç gün içerisinde kavuşur.
Küçük Kesi ameliyatları klasik bypass ameliyatlarına göre biraz daha uzun sürse de, yoğun bakımda kalma süresi sadece 1 gündür. Serviste yatış süresi de hastanın durumu göz önünde bulundurularak 2-4 gün içerisinde taburcu edilebilir.
Tüm bu farklar göz önünde bulundurulduğunda Minimal İnvaziv (Küçük Kesi) Bypass ameliyatları, hastalar için oldukça tercih edilen bir yöntem haline gelmiştir.
Teorik olarak Klasik yöntem ile yapılan bypass ameliyatlarının tümü Küçük Kesi ile de yapılmaktadır, fakat bazı özel durumlarda istisnalar olabilir. En sağlıklı yöntem seçimine, hastanın tetkiklerine bakılarak ilgili hekimin karar vermesi gerekmektedir.
Minimal İnvaziv (Küçük Kesi) Bypass ameliyatları ile klasik bypass ameliyatları arasındaki farkları daha detaylı olarak YouTube videomdan izleyebilirsiniz.